Sultan İkinci Abdülhamid'in torunu şehzade Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu, tarafından 2017 yılında kurulan 'Devlet-i Aliyye Ocakları' Hatay’da teşkilatlanma çalışmalarını tamamladı.
Devlet-i Aliyye Ocakları olarak hem Türkiye'deki hem de İslam coğrafyasındaki Müslümanlar için insanlara tarihini tanıtmak, sevdirmek, Osmanlı’nın gösterilmeyen, saklanan, unutulan gelenek, göreneklerini, yaşantısını ve hayatını tanıtmak, Milli ve manevi değerlere sahip gençler yetiştirmek üzere kurulan “Devlet-i Aliyye Ocakları” Hatay il başkanlığına Hasan Bozoğlan atandı. Ataması yapılan başkan Hasan Bozoğlan’ın önümüzdeki günlerde yönetimini oluşturarak çalışmalarına başlaması bekleniyor
ŞEHZADE ABDÜLHAMİD KAYIHAN OSMANOĞLU KİMDİR?
Devlet-i Aliyye Ocakları kurucusu Sultan İkinci Abdülhamid'in torunu Şehzade Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu, Osmanlı devletinin 34. Padişahı Serdar-ı Hakan Cennet Mekân Sultan İkinci Abdülhamid Hazretlerinin 3. Kuşak torunu olan Dahi Hanedan Ailesinin Reisi Harun Abdülkerim Osmanoğlu Efendi’nin oğlu ve cennet mekân Sultan İkinci Abdülhamid Han Hazretlerinin 4. Kuşak torunudur. Devlet-i Aliyye Hanedan-ı Osman maalesef ağır bir maddi ve manevi zulüm çerçevesinde ülkemizden sürgün edilmiştir. İşte bu sürgün yıllarından tam 50 yıl sonra 1974 yılında ilk kez bir Osmanlı Şehzadesi Türkiye’ye geri dönebilmiştir. Şehzade Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu'nun babası Harun Abdülkerim Osmanoğlu efendidir. Şehzade Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu sürgünden sonra Türkiye’de doğan ilk Osmanlı Şehzadesidir. Fatih semtinde 2 Ağustos 1979 tarihinde doğmuştur. Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu, Türkiye gazetesinde 10 yıl gazetecilik yapmış, 3 yıl da TGRT’de çalışmıştır. Abdülhamid Kayıhan Osmanoğlu, evli ve 2 çocuk babasıdır.
DEVLET-İ ALİYYE OCAKLARI
Devlet-i Aliyye Ocakları kurucusu Sultan İkinci Abdülhamid'in torunu Şehzade Abdülhamid Kayıhan tarafından kurulan Devlet-i Aliyye Ocakları derneğin amaç ve gayeleri hakkında yaptığı paylaşımlarda
“Devlet-i Aliyye Ocakları olarak gayemiz her daim zalimin hasmı, mazlumun dostu olmaktır. Küfrün saltanatını yıkıp, Yüce Rabbimizin adaletini sınırlar ötesine taşıyıp gözyaşı olan yere huzur, umutsuzluk olan yere umut, acı olan yere mutluluk taşımak için bu yükü omuzlamış bulunmaktayız. Makamın ve mevkinin kölesi değil, hizmet ve adaletin hizmetkarlarıyız.
Ocaklarımız siyasi bir çizgisi yok. Siyaset üstüyüz. Biz Ümmetin yanındayız. Osmanlı nasıl dünyaya kucak açtıysa, bizde aynısını yapıyoruz. Mısır'da, Suriye'de, Filistin'de, Arakan'da ve dünyanın birçok yerinde Müslümanlara yönelik baskı ve zulümlere karşı, mazlumların sesini gür bir şekilde dünyaya duyuran tek ülkenin Türkiye’dir” ifadelerine yer verildi.
