MENÜ

“ÜMİT ÖZDAĞ, SÜLAYMAN SOYLU’NUN KENDİSİNE VE PARTİMİZE KURDUĞU KUMPASI MAHKEME TUNANAKLARI İLE DEŞİFRE ETTİ”

Yayınlanma Tarihi : 04.04.2023 18:25 Bu haber 298 defa okundu

Prof. Dr. Ümit Özdağ, “Sosyal Medya Teröristleri ile İş Birliği Yapan Bir İçişleri Bakanı ve Emniyet Genel Müdürlüğü Var”

Paylaş Paylaş Paylaş
“ÜMİT ÖZDAĞ, SÜLAYMAN SOYLU’NUN KENDİSİNE VE PARTİMİZE  KURDUĞU KUMPASI MAHKEME TUNANAKLARI İLE DEŞİFRE ETTİ”

Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kendisine, partimize, parti yöneticilerimize İçişleri Balanı Süleyman Solu ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nde görev yapan istihbarat personelleri eliyle yapılan kumpasları anlattı. “ÜMİT ÖZDAĞ, SÜLAYMAN SOYLU’NUN KENDİSİNE VE PARTİMİZE  KURDUĞU KUMPASI MAHKEME TUNANAKLARI İLE DEŞİFRE ETTİ”

Prof. Dr. Ümit Özdağ: “Arkadaşımız kendisine sürekli saldıran O.D. ile ilgili bir dava açtı. “ÜMİT ÖZDAĞ, SÜLAYMAN SOYLU’NUN KENDİSİNE VE PARTİMİZE  KURDUĞU KUMPASI MAHKEME TUNANAKLARI İLE DEŞİFRE ETTİ”

Çünkü bu zat hem Adem Taşkaya’ya hem bana hem Zafer Partisi’nin önde gelen isimlerine aylarca en ahlaksız iftiraları attı. “ÜMİT ÖZDAĞ, SÜLAYMAN SOYLU’NUN KENDİSİNE VE PARTİMİZE  KURDUĞU KUMPASI MAHKEME TUNANAKLARI İLE DEŞİFRE ETTİ”

Ahlaksızca, alçakça, psikopatça saldırılar yaptı Twitter üzerinden. 10 yaşındaki oğlumun fotoğraflarını yaydı. Onunla ilgili suç duyurularında bulunacağını, polise ihbarlarda bulunacağını söyledi. 

Partimizin önce gelen isimlerinin namusları ile ilgili ahlaksızca açıklamalar yaptı sosyal medya üzerinden.” 

Mahkemedeki İfadesi

“Kendisi ile ilgili bu dava açılınca bakın mahkemeye ne ifade verdi: “Emniyet istihbarat 06.05.2022 tarihinde şahsımı whatsapp’tan arayarak Zafer Partisi ve yönetim kadrosu aleyhinde bilgi, belge, delil elde etmek için benimle buluşmak istedi. 

07.05.200 tarihinde saat 14.00’da 3 kişilik özel istihbarat ekibiyle buluştum. 

Bana bu siyasi parti ve yöneticilerinin devletin bekası için tehlike arz ettiğini bunlarla mücadelenin sadece istihbarati operasyonel bazda değil, basın yayın ve sosyal medya yoluyla da yapılarak parti ile yöneticilerinin aleyhinde olabilecek hususları tekrar tekrar insanların beynine kazıyarak gündeme getirip paylaşmamın siyaseten etkili olacağı yönünde söylem ve tavsiyelerde bulundular. 

Ben de bu dediklerini birebir yaptım.”

“Sayın Soylu’ya İstihbarati Bilgi Sağladım”

Yine aynı şahıs O.D. şöyle söylüyor: “Sayın Soylu’ya istihbarati bilgi sağladım. 

Kendisine … numaraları whatsapp hattından doğrudan bilgi verdim.” 

“Zafer Partisi yöneticisi kadınların onuruna, namusuna her türlü alçakça iftirayı atan, erkelerin şereflerine, küçük çocuklara pusu kuran bu adamın, adam dememe bakmayın sadece lafın gelişi, İçişleri Bakanı ve istihbarat dairesiyle ilintili olduğu kendi açıklamalarıyla mahkeme dosyasına girmiş ve bu konuda herhangi bir açıklama ve itiraf ne İçişleri Bakanlığı tarafından ve ne de Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yapılmamış.” 

Devam ediyor: “Ben, Ümit Özdağ ve Adem Taşkaya ile görüşen emniyet ve mit mensuplarının listesini verdim. 

Bu kapsamda bağlantısı bulunan polis memuru İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alındı.” 

Evet, gerçekten benimle irtibatta olan bir emniyet görevlisinin, irtibat benimle fotoğraf çektirmiş, bundan yıllarca önce. Görevden aldılar. 

Vermiş olduğu isim bir tek o var. Peki, iş burada mı bitiyor? Hayır. Başsavcıya ithafen bir dilekçe veriyor. 

Dilekçede diyor ki; “Bu davaya takipsizlik kararı verilmesi gerekirdi. Cumhurbaşkanımızın sözü var. Yargı ile sorunu olan bize başvursun dedi. Külliye’ye giderek şikayette bulanacağım. 

Külliye’deki ….’ya durumu aktardım. 

Ön görüşme yaptım. ”Sosyal Medya Teröristleri ile İş Birliği Yapan Bir İçişleri Bakanı ve Emniyet Genel Müdürlüğü Var

Bunun üzerine dosyada tanık bile dinlenmeden duruşma yapılmadan beraat kararı verildi. Zafer Partisi’ne operasyon çek, insanların şereflerine, namuslarına ahlaksızca saldır ve bunu da İçişleri Bakanı’nın emri ile yap, bu İçişleri Bakanı da Türkiye’de hala bakanım diye dolaşsın. 

Karşı karşıya olduğumuz durum budur. 

Sosyal medya teröristleri ile iş birliği yapan bir İçişleri Bakanı ve Emniyet Genel Müdürlüğü var. Eğer, bu adam bir yalancı ise ve sizin de adınızı karıştırıyorsa çıkın O.D’nin ahlaksız bir yalancı olduğunu, iftira attığını kamuoyuna açıklayın ve kendisi ile ilgili dava açın. 

Eğer bunları yapamıyorsanız dava dosyasında geçen bütün beyanların doğru olduğunu kabul edersiniz.

Türkiye’de siyaset yapmak Süleyman Soylu’nun İçişleri Bakanı olduğu, AKP’nin iktidarda olduğu bir Türkiye’de böyle oluyor. 

10 yaşındaki çocuğunuz üzerinden size saldırıyorlar. Bunu da kim yaptırıyor? Süleyman Soylu yaptırıyor.

“10 Yaşındaki Çocuklar Üzerinden Siyasette Saldırılır Mı”

Süleyman bak, benim seninle çok kavgam oldu ama hiçbir zaman seviyeyi düşürmedim. Hiçbir zaman senin akrabaların üzerinden, senin oğlun üzerinden, sana herhangi bir ithamda bulunmadım. Üstelik senin oğlun 10 yaşında da değil. 

Üstelik senin oğlunla ilgili ortada o kadar çok ifade, o kadar çok kriminal ifade var ki ama yakışmaz diye yapmadım. 

Ayıp değil mi 10 yaşındaki çocuklar üzerinden siyasette saldırılır mı hem de sosyal medya teröristleri ile? Devletin istihbarat yetkilileri bu iş için kullanılır mı? 

Milletin namusuna saldırılır mı? Senin annen, kız kardeşin, karın yok mu kardeşim? Böyle ahlaksız heriflerle nasıl iş birliği yaparsın? Yalansa çıkın söyleyin.

Yalan olmadığı için şimdiye kadar ağzınızı açıp konuşamadınız. Hala mahkeme dosyalarında bunlar duruyor ve siz ağzınızı açmadınız. 

Durum ne yazık ki bu. 

Bunun hesabını soracağız. 

Bu burada kalmayacak. 

Zafer Partisi bunun hesabını bu sosyal medya teröristinden, bize saldırtan Süleyman Soylu’dan, Sülayman Soylu’nun yanındaki o devlet görevlisi kılıklı adamların hepsinden soracağız. 

Paylaş Paylaş Paylaş
Etiket :
YORUMLARI GÖR
ÜYE YORUMLARI
Yorum yapabilmek için

Giriş Yap ya da Kayıt Ol